Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Aniden irkilerek gözlerimi kırpıştırdım. Kendi gölgemdi bu. Kendi gölgemden korkar olmuştum. ''Hay aksi!'' dedim. Buradan bir an önce uzaklaşmalıydım. Adımla...
Onun yaptığı şakaya telaşlı bir şekilde gülerken ''Bin bin!'' diye tekrarladı. Tam da bu anda sevildiğini anlamıştı, ve sevdiğini. Hayatın akışında ilk kez h...
Kafamı yastığa koymuştum, düşünüyordum,iyileşeceğimi hayal ediyordum. Tekrar eski günlerdeki kadar neşeli, enerjik, mutlu ve huzurlu kalmaya çabaladığım o gü...
Katran karası şüpheyle uyudu, uyandı, yaşadı. Yaşadı denebilir miydi ya... Orası meçhul. Her gün göğsünde bir ağırlıkla uyanmak, uyumak sonra aynı yükle... N...
“Deniz seviyesinde olan hava basıncı bir atmosferdir.” Elimi pürüzsüz suda gezdirirken beyin kıvrımlarıma temas eden hep bu cümleydi. Kulaklarım işittiği bu ...
Bilinçaltının kendisine sunduğu genişlikte kaybolan kabuslarından birindeydi Oisin. Dublin'de Grafton Caddesi'nin ortasında dikilmekteydi bu kez. Ayakları...
Hayatı boyunca ileri derece manik depresif bozuklukla boğuşan, 30 yaşındayken kendisini fırının gazıyla öldüren, gizdökümcü şair ve yazardı Sylvia Plath.
*
...
Akçaağaç bu, öyle kolay tırmanılmaz buna dedi biri. Dedektifvari bir şekilde gözlerini kısarak ve biraz da söylenerek "Başka bir yerden düşmüş olmalı…" diye ...
Ben bir modern zaman seyyahıyım diyerek iddialı bir giriş yaparım yahut şantiyeye takım elbiseyle girerim. Şu kısacık hayatıma bakarım. Çoraplar örerim. Ayla...
Üşüdüğümde gözlerini kapat üstüme. Belki tekmelenirim ama korkum yok. Gözlerinde gezinen yorgun haramiler bana zarar veremez. Yüzyılların verdiği bereket ile...
Sıralı kavak ağaçlarının mai siyah gökyüzüyle birleştiği dallarından yükselen çirkin karga sesleri, kavak ağaçlarının gövdesine çakılmış sarkık dikenli telle...
Kız gencecik. Annesinin salı pazarından aldığı çiçekli elbiseleri içinde yeni yeni belirginleşen göğüslerini utana sıkıla gizlemek için hafif kambur oturmaya...
Kaleleri üstümüze yıktılar tonlarca nefs-i müdafaa altında kaldık. Neler söylememi istersiniz efendim? Nasıl da zor oldu yeni bir şey söylemek. Uzun uğraşlar...
Her iki saniyenin bir saniye ettiği bir gece bu.
Kırılan umutları topluyor kolluk kuvvetleri. Her bir parça salkımından kopmuş üzüm tanesi… Senin gözlerinde...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok