Hangi ananın koynundan içtin bu sütü
Kimin mayasıyla yoğruldun bre soysuz
Deyyus mu bağladı kapımıza sen gibi bir iti
Kimin hayasıyla belasın başımıza bre...
Ne hoş(!) hatıralarımız varmış seninle babacığım. İnsanın düşündükçe geberesi geliyor. Unutmayı ebedî kılmanın tek yolu budur. Gerçi hatırlamak da ölümdür am...
Sen de
unut sendeki beni
sana bana rağmen
Ben de
unutayım bendeki seni
bana sana rağmen
Bunca yaşanmışlıklara rağmen
Birlikte geçen onca yıllara rağme...
Boğuluyorum. İçtiğim bilmem kaçıncı sigaradan. Yalnızlığımdan. Hayallerimden. Derinlere iniyorum. Güneş ışıkları azalıyor. Oksijen azalıyor. Ümit etmek zorla...
Ne fırtınalar koptu şu yüreğimde
Çok canlar devrildi
Gördü gözlerim dindiğinde
Hangi bedenler defnedildi
Gördüğümü sandığım şu gerçekliğin
Bir sis bulut...
İki numara:
İnsanların bütün hatası sabırsızlıktır, daha sonuna gelmeden işi kuralına göre yapmayı bırakıp, sorunları görmezden gelip etrafından dolaşmaktır...
Herkes gitti bu şehirden öteye
Benle yalnızlığım kaldı geriye
Her şeyin zıtlığı vardı da işte
Bir biz bir başımıza bir biz sakil
Gecenin gündüzü, dünün ...
Karşısına geçmiş yüzünü buruşturuyor dağınık haliyle ve uyumsuz kıyafetleriyle bir kaostan fırlatılıp atılmış ,yakalayabildiği eşyaları da aceleyle üzerine...
Büyür bir çocuk
Söner ellerinde
Son bakışı
Sen olmayınca
Kanar zamanın kolları
Anlatırım derdimi
Bir yol yordam bulamadan
Söyleselerdi öleceğimi ...
Çiğnemeden yuttuğum
Bir sızıdır yalnızlık.
Boğazımda bırakır
İki küçük kol düğmesi.
Bazen günü geçmiş gazetelerin
Kupürlerinde rastlarım kendime.
Bulur...
Açsam sayfalarını
koca satırlı kalemlerim olduğu zamanların
Ve tartsam ağırlığını şimdiyle ?
Gün oldu bıraktım pembe yaprakları
Sonbaharı daha gerçekçi...
Tenin gümüşî bir alyans
Gözlerin koyu kehribar
Yüreğin demirden değil,
Ellerin soğuk bir çelik
Kalbin lal-i mücevher
Yüreğin demirden değil
Saçların y...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok