Siyah gömlekli polis memuru masaya vurdu ve; “Neden öldürdün lan?” diye bağırdı. Üç yüz kilometre hızla duvara çarpan bir araba gibi sallandı sorgu masası. K...
Duvarların hıçkıra hıçkıra ağladığını duyuyor musun?
Gözlerini kısmadan güneşe bakıyor musun sen de?
Dur, sana anlatayım: Buralara yağmur yağmadı nicedir.
...
Yolu bilsem de kaybolurdum
Çünkü yolu bilmek ayıp
Bütün ezberler saklı
Çünkü yasak
Bir yarım küreden diğerine kadar
Suyun dönüşünü saklamak
Bekleyel...
Hep bir başkası olduğumu iddia ettin
Polise de gülümseyerek
Bazen bir yemin bazen kınla
Kesiklerle üstelik
Gösterecek bir yaran yoktu daha
İnkarda ustal...
Ellerini bilerken fark ediyor Ali
Aramızdaki boşluk sesi taşıyamayacak kadar ağır
Teknenin içindeki bir iç deniz olmalı
Böyle suların mesafe ölçmek gibi h...
Cephede kırık saçlarıyla
Sarıyla, beyaz ve kara bir griyle
Kimle karşılaşsa
Cebindeki kilitlerle uzatırdı
Suyu ayağına
Gitmenin de bir aması olmalı
Değ...
Yaşamayı niye anladığımı bilsem
Şiir yazmaz ekmek yerdim
Başkası yerine çarpı attığım
Yevmiye defterleri üzerinde
Bana bakarken niye ağladığımı bilsem
...
Çok uzaklaşmış olamaz
Elimi koyduğum göğsü sıcak hâlâ
Karnında geçmişin ayak izi
Yanında götürdükleriyle
Tenimi eşitledi evet
Evet
Bir yemin olsun belk...
Kaçmak istediğim bir şeyler var, bundan eminim. Ama gitmek istediğim hiçbir yer yok. Yolcuyum ama yolum yok, aşığım ama kadın yok.. Özne eksik hayatımda. Bir...
Her bardakta aklına gelen şey
Latince burnu olsun istiyor insan
Sanskritçe göğsü
John Constantine çakmağı
-movie size-
Nike total doksan
Ve o belli dör...
Git dedim demesem
Tadını bileceğim bir metal vardı ağzında
Kurşun diyelim
De ki; ellerim bacaklarımda uçan kiriş
Kurşun boya
Dinledim evet hata bu
Boyd...
ve sessizlik. çok sessizdi ev. sadece ayak uçlarımızın sesi. tüm o kalabalık gitmiş, renkler yeniden geri gelmişti. seksen metrekareye ne sığabilirse sığdırm...
Aşka şiir yazdı yalnızlar.
Hiç okuyamayacak olanlara.
Sararacak kağıtlar belkide.
Başkalarının kalbinde yer bulacak.
Unutulacaklar belkide.
Hiç olmamış...
Derdini yıldızlara anlat.
İnsanoğlu hafife alır.
Duvarlara ağla her gece.
İnsanoğlu dalga geçer.
Çiçeklerle anlat aşkını.
İnsanoğlu harap eder.
Bir tek...
kadıköy’ün en boktan diskosunda, hayatımın en süper gününde, içtiğim o efes pilsenin boktan tadı hala damaklarımda. ışıklar, yüksek sesler, insan silüetleri…...
Ya yandı dikenleri çıplak güllerin
Ya aç böcekler aldı bahçemizi
Uzaktan baktıkça uzak değişti
Körlük görmekle büyüdü telaşlar içinde
Rengarenk ölümler s...
bir yaprak düşer içimden
usulca süzülür bir müddet havada
gönlümün şarkında ve garbında dolaşır
dilime kadar gelir
diyemem de kimseye
ayıptır, söylen...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok