Günler uzuyor, ölüme falan çalışıyoruz arkadaşlarla
Kiraz günleri bunlar, dut ağaçlarına baykuşlar tünüyor
Üşeniyor aklım düşünmelere,
kalbim ve alnım bur...
anksiyete nevrozları, şehrin gideri soluk boruma dökülüyor her sabah. kollarım, emir komuta zincirine isyan halinde, attığım ilk adımda, ayaklarımın bitki ör...
meğer yıllardır aradığım ruhum,
burada, gözümün önündeymiş.
içtiğim su, ettiğim dua, okuduğum kitap, dinlediğim türkü,
beni ben yapan her şey senmişsin.
...
Kendini ispat etme arenası, nam-ı diğer hayat... Herkes, her canlı, her obje, canlı cansız her mahluk ispatlama peşinde kendini. İspat, var olan yahut var ol...
yüreğim infilak ediyor göğüs kafesimden
kaçmak istiyor sığamıyor içime
gönül kuşum yalnızca senin kafesine hapsolmak istiyor
sen sev istiyor sen okşa isti...
10 Mart Salı günü, yine monoton bir güne uyanmıştım. Hayatımda son iki yıldır hiçbir değişiklik yoktu. Her gün, döngüye alınmış şarkı gibi başa sarıyordu. Uy...
İstanbul şehir olmayı bırakalı çok oldu.
Ben insan olmaktan vazgeçeli asırlar oldu. Kıyasıya yarıştaydım.
Ben en çok İstanbul’da sevmiştim, büyümüştüm, ölm...
ey rûh-i deniz,
sen ulusun, sen yücesin.
ama ben sana erişemem.
boğulmak isterim derinlerinde,
endişe sarmış her yanımı, gelemem.
gezinmek isterim kıyıl...
ben şahidim
dönüp duran dünyaya
cıvıldaşan kuşlara
rüzgarla raks eden yapraklara
can veren toprağa
insanlığı temizleyen yağmurlara
ben şahidim
katledi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok