Neredeyse belli olmayan bir boşluk
İnsanlar tarafından keşfedilmeyi bekleyen
Zombi sürüsü arasında kalmış,
Kendi dilemmasından kopamayan
Bir dualizm sarm...
Zeytin ağacı var binlerce
Doğduğum şehirde
Sevdiğim yollarında
Dağlarında
Gün gün çoğalıyor
Zeytin minik minik
Sevdiriyor yaşamı
Zeytin ağacı y...
Saatime baktım, kalktım yataktan.
Akşam sekiz gibiydi, ama ne gerek zamandan.
Anadan üryan çıktım odamdan.
Şimdi sıra yeni şeyler tatmakta.
Son kez nefes...
Çıkamam sokaklarına
Evet kabulleniyorum
Cesaretim yok,
Karşında konuşmaya
Yer bitiririm kendimi
Soruma nasıl bi cevap versen?
Ya reddedersen
Şeytan ...
'O' geldi.
Elinde bir demet gül.
Bülbül, gül'süz edemezmiş.
Güldüm.
Yine çalmıştı.
O'nun her parçası gibi, özrü de çalıntıydı.
Ona en sevdiğim çiçeğin ...
Hayatımı yeniden düzene soktum. Artık bir kuş kadar özgür hissediyorum kendimi. Kafesimin dışına çıkıp özgürce uçuyorum. Bedenim dinlenmiş bir şekilde uyanıy...
3 yıl önce mutsuz bir insandım şimdi ise mutsuz muyum bunu bile bilmiyorum. Zaman akıp giderken avuçlarım içerisinden, yalnız gençliğimi düşünmekle meşgul ol...
Güzellik” algısını oluşturan standartlar tarih boyunca dönemin özelliklerine ve beklentilerine göre, farklı kesimler tarafından yaratıldı ve kontrol edildi. ...
Beklemediği yerde
ansızın
kendilerini bulur insan.
Hatırladığı anda
planlı
yaratır kendilerinden birini.
Beklemediği anda
hatırladığı yerde
kend...
Haller içimde bir hal oldu. Heybemdeki ekmekler küflendi, yiyemediğimden. Özür dilerim. Her bayatlayan ekmeğin, küflenen ekmeklerin mümessili olduğunu bilmem...
UZUN ZAMAN SONRA
Dönmekten yorulmuş olsa gerek bu dünya kendini bizlerle tatmin ediyor sanki. Nasıl desem bilemedim. Nefesim daralıyor sanki. Göğsümün ü...
Bedenimi sürüklüyorum. Bir sahneye çıkıyorum her gözümü açtığımda, rolden çıkma hakkı bulunmayan. İsterdim bir sihirbaz olmayı, oyun gibi bedenden bedene zıp...
Karanlığın sonundaki yol ayrımına yettim sayılır. Masalsı bir şarkının tınıları kendini tekrarlamakta şu an. Üç, beş; bilmiyorum kaç parçayım. Nereye uzanaca...
Evet, çok simit yiyen ve sonra çok da susayan bir martı gibiydim ta ki seni görünceye dek şehrimin sokaklarında. Ay öyle tüm bedeniyle camıma sarılmıştı saba...
Kişi geçmişin etkisini neden hâlâ üstünde hisseder? Dün artık yok. "Şimdi" dediğimiz zaman dilimi de yanan bir kâğıt parçası gibi ışıltılı bir şekilde tükeni...
İnsanlar bazen böyledir. Birbirlerine pazar tezgahındaki meyveler gibi en tatlı, en güzel, en parlak yönlerini sergileyerek; kendilerini en güzel şekilde gös...
Odanın tam ortasına gömülmüş upuzun, bomboş bir masa hatırlıyorum.
Nefret edilmelik aile perdelerinin gizleyebileceği türden,
Kuş oyalı örtüsü üzerinde ...
bağlılık ve bağımlılık kelimelerinde bariz bir anlam farkı olduğunu düşünürken bulabilir sanırım kendini insan. biri irade ile gerçekleşirken diğeri bilinç d...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok